Öncelikle PlayStation'ın bütün nesillerine sahip oldum. İlk PlayStation'ım şu devrimsel bir gelişme olarak görünen PS1'di. Döneminde PS1 olarak değil de, PlayStation olarak anılıyordu. Mahallede bir arkadaşıma Fanta çekilişinden 2 tane çıkmıştı ben de birini ondan satın almıştım. Zaten oyunlarla fazla ilgilenmeyen bir tipti. İki tane çıkmış olması da büyük şanstı ya hakkaten. Ben yüzlerce Fanta kapağı göndermeme rağmen bana çıkmamıştı. Piyasanın çok altında bir fiyata ondan almıştı babam. PlayStation ile buluşmam bu şekilde olmuştu. Gerçekten hayran kalmıştım. Çünkü o zamana sahip olduğum en güçlü konsoldu. 3 boyutlu grafikler vs. büyülü bir dünya gibi gelmiş. Yıllar geçti, PS2, PS3, PS4… PS4'ümü de bundan 8-10 yıl önce 1000 TL'ye almıştım gittigidiyor'dan. O zamanki alım gücü bundan kat be kat yüksekti o yüzden peşin ve düşünmeden almıştım. PS3'ten PS4'e geçiş hakikaten 3. vitesten 5. vitese geçer gibi hissettirmişti. İlk çıktığında PS4 için yeterli oyun yoktu. Knack gibi çöp oyunlar vardı bu oyunlar da PS4'ün gücünü hissedebilmenize olanak vermiyordu. Ama yapabileceklerini hisssediyordunuz tabii ki. En sonunda da bence PS4'ün bütün gücünün kullanıldığı oyun RDR2 (Red Dead Redemption 2) oldu bence. Çünkü oyun o kadar güzel grafiklere, oyun motoruna sahip ki, PS4'ün böylesine bir ağırlığı nasıl kaldırabildiği bence yazılımcı ve coderlara üniversite ders olarak okutulmalı. PS4 de zaten bu oyunu kaldırırken resmen kaldırabileceği ağırlığın altına girmiş fitnesscılar gibi tısslayarak, ufflayarak açıyordu. Fan son hızda… Ancak FPS düşüşü bile çok nadir yaşanıyordu ya. Gerçekten tebrik etmek lazım Rockstar Games'i.
PlayStation 5'e geçme kararını bir anda verdim aslında. Geçen sene doğum günümde almayı düşündüğümde 7-8 bin TL civarlarındaydı. Bu kadar para verilmez bekleyeyim demiştim. Bu sene 15 oldu, seneye büyük ihtimalle 20-25 olacak. Hiçbir şeyin fiyatı aynı durmadığından bu da aynı durmayacak ne yazık ki. 8-10 yıl önceki tek çekim PS4 alan ben, bunu taksitle almak zorunda kaldım. Böl abi, olabildiğince böl…
Trendyol'da bir satıcıdan 15200 TL'ye aldım CD'li versiyonunu. Evet biliyorum CD mi kaldı diyeceksiniz, bluray o diyeceksiniz ama alışkanlık. Bize göre hepsi CD onların 🙂 DVD'yi bile benimseyemedim ben. Onlara bile CD diyordum. Kanka sende şu filmin "CD'si" var mı? diye. Bu arada neden daha az para verip CD'siz versiyonunu almadım? Çünkü nadir de olsa CD'li oynamak isteyebilirim diye düşündüm. Malum sınırsız bir alanımız yok. 825 GB deniyor ancak AAA oyunlar zaten ortalama 80-100 GB oluyor. Bu haliyle 5-6 oyun kurulu olabiliyor en fazla. Bir de CD olarak ucuza yakalayabiliyoruz, kiralayabiliyoruz ya da al-sat yapabiliyoruz. Ancak artık üşenmekten midir nedir CD'li değil de dijital halini alıyorum oyunların.
PS Plus sistemi bilebileceğiniz üzere değişti. Artık yıllık 400 TL gibi bir ücret ödeyerek yüzlerce oyuna erişebiliyorsunuz. Evet bunların 300 küsür tanesi minik, küçük oyunlar. Ama gerçekten paranın karşılığı fazlasıyla çıkıyor. PS5 için de "alsam da oyun nasıl alacağım" düşüncesinden kurtulmamıza vesile oldu bu olay. Çünkü beni engelleyen en temel sorunlardan biri de oyun fiyatlarıydı. Bu haliyle bir türlü oynamaya fırsat bulamadığım, AC Valhalla, Spider-Man Miles Morales gibi birçok AAA oyuna da erişimimiz oldu çok uygun fiyata. Bu da PS5'e geçmem için bir sebep oluşturdu. Bu oyunlar sürekli güncellenecek. Zamanla daha güzel oyunların da geleceğini düşünüyorum.
PS5 hakkındaki ilk izlenimlerime gelecek olursak; gerçekten mükemmel bir cihaz olmuş. Bu kez 5. vitesten, kanat açma modunu aktif hale getirirerek gökyüzüne süzülme hissi verdi. Özellikle kontrolcülerdeki (dualsense) tetik hissi, titreşim, kullanım kolaylığı gerçekten sizi PS4'ten PS4,5 'a geçer gibi değil de PS5'e geçer gibi hissettiriyor. Cihaz hızlı açılyor ve loading süreleri ile neredeyse tamamen vedalaşmışız. AC Valhalla'da 2 dakikaya yakın süren loading süresi (hani şu ıssız mecralarda koşarak loading süresini bekledğiniz), PS5'te 4-5 saniyeye düşmüş. Çoğu oyunda loading ekranı bile görmedim. Direkt New Game veya Continue diyorsunuz oyun başlıyor. Fan sesini hiç duymadım. Kafamı resmen cihazın üstüne koyuyorum yine de fan sesi gelmiyor. 60 FPS'i çok güzel hissediyorsunuz. PS5'i yoracak oyunlar bundan 4-5 yıl sonra çıkmaya başlayacaktır. Şimdi sadece iki eliyle değil, 1 parmağıyla kaldırıyor ağırlıkları. 5 yıl sonra iki koluyla birden "hııığğğğhh" diyerek kaldırmaya başlayacaktır.
Test etmemi istediğiniz, merak ettiğiniz bir şey olursa yorum olarak yazabilirsiniz.
0 Comments