Prenses Diana’nın Hayatını Kaybetmeden Önceki Son Sözleri

Diana, Galler Prensi Prens Charles’ın ilk eşidir. Galler Prensesi Diana’nın tam adı Diana Frances Spencer’dır ve 1 Temmuz 1961 doğumludur. 

Prens Charles ile olan evliliğinden William ve Harry adında iki çocuğu vardır. Prens Charles ile 14 yıl evli kaldıktan kaldıktan sonra evliliğinin ve yaşadığı hayatın kendisini mutsuz ettiğini düşünerek boşanmıştır. 

Diana bundan sonra sarayın ve kraliyet ailesinin kurallarına göre değil kendi istediği hayatı yaşamaya karar verdi. Prens Charles’tan boşandıktan sonra sevgilisi Dodi Al Fayed’le birlikte bir hayat sürmeye başladı. 

Prenses Diana ve Dodi Al Fayed Bir süre sonra Dodi Al Fayed’le evlenmeye karar veren ve evlilik hazırlıkları aşamasındaki Diana, sevgilisi ve karnında taşıdığı bebeğiyle birlikte Fransa’nın başkenti Paris’te kaldıkları otelden çıktıklarında paparazzilerden kaçmak isterken şoför Henri Paul’un yolu şaşırarak karanlık bir tünelde kaza yapması sonucu 31 Ağustos 1997’de hazin bir trafik kazasıyla hayatını kaybetti.

Diana evliliği sırasında olduğu gibi ölümünden sonrada çok konuşuldu. Kimine göre Prens Charles ile evliliği sırasında eşini aldatan kraliyet ailesine yakışmayan bir prensesti, kimine göre ilk doğduğu günden beri etrafındaki insanların isteklerine boyun eğmiş ama daha sonra kendi istediği hayatı yaşamayı seçtiği için eleştirilen güçlü bir kadındı, kimine göre ise bir suikast sonucu hayatını kaybetmiş samimi, hayat dolu ve iyilik sever bir insandı. 

Prenses Diana’nın geçirdiği trafik kazasının sadece basit bir kaza olmadığını bir suikaste kurban gittiğini düşünenlerin sayısı oldukça fazlaydı. Kazadan yalnızca Prenses Diana’nın koruması kurtulmuş ancak o da tanık koruma programına girdiği için kazadan hemen sonra ortalıktan kaybolmuş olması insanların böyle düşünmesine sebep olmuştu. Prenses Diana’nın cenazeside aynı düğünü gibi görkemli oldu ve büyük bir törenle 6 Eylül 1997’de son yolculuğuna uğurlandı. 

Ölümü herkesin kafasında birçok soru işareti bırakmıştı. Kazadan sonra paparazziler tarafından birçok fotoğraf çekilmişti ama çoğu bu soruları cevaplayacak nitelikte değildi. Ölümünden sonra ve bugün hala o güne dair farklı kişiler tarafından kaza sonrasına dair ve Diana’nın son sözlerinin neler olduğu konusunda açıklamalar yapılmaya devam ediyor. 

Kaza sonrası olay yerine oluşan ekipler ve kazadan sonra kaldırıldığı hastanedeki doktorlar ve diğer sağlık personellerinden bazıları Diana’nın son saatlerini şöyle anlatıyor;

Kaza sonrasında ilk detaylı müdahaleyi yapanlardan biri olan Fransız doktor Frederic Mailliez kazazedeye ilk müdahalede bulunurken onun bir kraliyet ailesi mensubu ve Prenses Diana olduğunu anlamadığını daha sonra farkettiğini belirtiyor. Doktor Diana’ya müdahalede bulunurken Diana’nın nefes almaya çalışırken acı çığlıklar attığını ve bilincini kaybedene kadar ne kadar acı çektiğini tekrarladığını söylüyor. Bilincinin açık olduğu sıralarda da “Aman Tanrım, beni yalnız bırak” diye bağırdığını hatırlıyor.

Prenses Diana’nın 2017’deki ölümünün 20. yıldönümünde Fransız itfaiyeci Xavier Gourmelon gazetelere yaptığı açıklamada ekibinin kaza mahalline ilk ulaşan ekip olduğunu söylüyor. Mercedes’den çıkarılırken Diana’nın yanında olduğunu ama çıkarılan kişinin Prenses Diana olduğunu sonradan anladığını belirtiyor. İlk yardım ekibi Diana’yı arabadan çıkarmadan hemen önce, Diana’nın “Tanrım, ne oldu?” dediğini duyduğunu söylüyor. Gourmelon, daha sonra Diana’nın kalbinin durduğunu ve bilincini kaybettiğini hatırlıyor. Kendisi tarafından kalp masajı yapılarak durumu stabil hale getirilen prensesin, ambulansla hastaneye götürüldüğü sırada da durumunun stabil kalmaya devam ettiğini belirtiyor. İtfaiyecilere yangın departmanından ayrılıncaya kadar medyayla konuşma izni verilmediğinden yıllarca bir sır olarak sakladığını belirtiyor. 

Bugün bile, yeni hikayeler hala ortaya çıkmaya devam ediyor ve çıkmaya devam edeceğe benziyor.